Kümes kanatlı hayvanları, tüy gelişimi, et ve yumurta üretimi için yüksek oranda protein, aminoasit ve enerjiye gereksinim duyarlar. Bitkisel menşeyli yemlerin amino asit içerikleri, protein kaliteleri ve mineral miktarları daha düşüktür. Bundan dolayı yemlerde kullanılan mısır ve soya küspesi (SK) kimi zaman kanatlı hayvanların gıda gereksinimlerini karşılamada kafi olmaz. Bu şekilde durumlarda daha pahalı olan balık unu benzer biçimde ürünler kullanılır. Hâlbuki balık unu, maya ve malt benzer biçimde ürünlerle kıyaslanabilir düzeyde gıda içeriğine haiz olan yem kaynakları mevcuttur. Un kurtları, çekirgeler, solucanlar ve karasinekler kanatlı hayvanların beslenmesinde değerlendirilebilecek kaynaklardan yalnız bazılarıdır. Kanatlı hayvan rasyonlarında mısır, SK ve balık unu yerine bir yem deposu olarak kullanım potansiyeli olan mühim böceklerden birisi de un kurdudur. Kolay üreyen ve beslenen un kurdunun (Tenebrio molitor L.) protein, yağ, enerji, yağ asitleri bakımından varlıklı olduğu ve kanatlı hayvan beslemede başarıyla kullanılabileceği belirtilmektedir. Bununla beraber AB mevzuatı, üretimindeki zorluklar ve üretim maliyetinin yüksek olması benzer biçimde hususlar, kanatlı hayvanların beslenmesinde un kurdunun kullanımını sınırlandırmaktadır. Bu derleme çalışmada, un kurdunun organik kanatlı hayvan beslemede kullanım imkânları incelenmiştir.

1. Giriş Kümes hayvanları, tüy gelişimi, et ve yumurta üretimi için yüksek oranda protein, aminoasit ve enerjiye gereksinim duyarlar [1]. Bitkisel menşeyli yemlerin amino asit içerikleri, protein kaliteleri ve mineral oranları daha düşüktür. Bundan dolayı yemlerde kullanılan mısır ve soya küspesi (SK) kimi zaman kanatlı hayvanların gıda gereksinimlerini karşılamada kafi olmaz [2]. Bu şekilde durumlarda daha pahalı olan balık unu benzer biçimde ürünler kullanılır. Oysa balık unu, maya ve malt benzer biçimde ürünlerle kıyaslanabilir düzeyde gıda içeriğine haiz böcekler mevcuttur [3], [4], [5]. Kanatlı hayvanların beslenmesinde bir yem deposu olarak böceklere duyulan ilgi her geçen gün artmaktadır [6]. Avrupa devletlerinde yeni bir hayvan yemi deposu olarak böcekler kullanılmaktadır [7]. Kanatlı hayvanların beslenmesinde SK ve balık unu yerine bir yem deposu olarak kullanımı yaygınlaşan böceklerin başlangıcında un kurdu (UK) gelmektedir [8], [9]. Süratli üreyen, kolay beslenen un kurtlarının yemden yararlanma oranları (1.4:1 ve 2:1) oldukça yüksektir [8], [10]. Birim kilo üretim için böceklerin sera gazı ve amonyak salınımları sığırlardan daha düşüktür [11]. UK’nın (Tenebrio molitor L.) larva ve pupasının protein [12], yağ [13], enerji [14], yağ asitleri [15], [16] bakımından varlıklı olduğu ve kanatlı hayvan beslemede başarıyla kullanılabileceği belirtilmiştir [8]. Tenebrio molitor’un larvaları evcil hayvanların yanı sıra hayvanat bahçelerinde ve yaban yaşamı parklarındaki egzotik kuşların beslenmesinde canlı olarak kullanılmaktadır [17], [18], [19]. Bununla beraber AB mevzuatı engeli, üretimindeki zorluklar ve birim maliyetin yüksek olması benzer biçimde hususlar tavukların beslenmesinde UK’nın kullanımını sınırlandırmaktadır. 2. Un Kurdu Böceğinin Genel Özellikleri ve Gıda İçeriği Un kurdu (Tenebrio molitor L.) 280 ila 630 gün içinde değişebilen bir yaşam döngüsüne haizdir. Yumurtadan 10-12 gün sonrasında (18-20 ᵒC) açığa çıkan larvalar 3-4 ay sonrasında (oda sıcaklığında) ergin hale gelirler. Ergin hale gelmeleri 18 ay kadar sürebilir. Larvalar 20-32 mm uzunluğunda ve 130- 160 mg ağırlığındadır. Erginler 300 mg ağırlığa ulaşırlar [14] ve 2-3 ay kadar yaşarlar [20]. Böcekler ısı değişimlerine karşı dirençli canlılardır. Böceklerin bir çok için optimum ısı 20 ile 35 C aşama [21], maksimum sıcaklıklar ise 40-50°C içinde [22] değişmektedir. Un kurtları ısı değişimlerine dayanıklı olup 28 C derecede optimum gelişim olurken, 15 C derecede sadece 48 saat yaşayabilirler. Bununla beraber %30-55 içinde rutubet gereksinimleri vardır. Rutubet değişimine oldukça hassastırlar. Yüksek rutubet (%70 ve üstü) koşulları altında un kurtları oldukça acele ölürler [23]. Ergin 30 tane un kurdu için 15-30 santimetre ebatındaki bir kap kafi olmaktadır. Kabın tabanına 4-5 santimetre yüksekliğinde altlık koyulmalıdır. Un kurtlarının 90 günlük bir süre beslenmesi için 500 gram yem düşünülmelidir [8]. Kullanılan kabın plastikten yapılmış olması temizlik ve hijyen bakımından gereklidir. Yumurtadan çıkan böceklerin larva, pupa ve ergin evreleri olup her evrede gıda içerikleri değişik olmaktadır [24]. Taze UK’nın kuru madde (KM) oranı %37.1 ile %57.6 içinde değişmektedir [14]. UK’nın larvaları KM bazında %47.4, pupası %53.1 ve ergini ise %60.2 HP içermektedir. Aynı şekilde larva %5 ham selüloz (HS) içerirken ergindeki HS oranı %16.3’e kadar çıkabilmektedir [8]. Öteki bir araştırmada, UK larvasının kuru maddede %46.44 HP, %32.7 ham yağ (HY) ve %4.58 HS, ergin olanının ise %63.34 HP, %7.59 HY ve %25.96 HS ihtiva ettiği belirtilmiştir

UK böceğinin HP, ME ve yağ içinde ne olduğu SK’dan daha yüksektir [26]. Hatta kurutulmuş UK, balık ununun yerini doldurabilecek yeterliliğe haizdir [27], [28]. UK’nın enerji kıymeti (24.4 MJ/kilo KM [5], soya fasulyesinden %50, mısırdan %87, balık, fasulye ve mercimekten %70, buğday ve çavdardan %95 daha fazladır [29]. UK’nın vitamin, mineral ve yağ asitleri içinde ne olduğunun de yüksek olduğu belirtilmiştir [30], [31]. Un kurdu böceği omnivordur ve tüm nebat çeşitleri ile et ve tüy benzer biçimde hayvansal ürünleri yiyebilmektedir [8]. Çoğu zaman, taze meyve ve sebze (havuç, patates, marul) takviyeli olan tahıl kepeği yada unu, soya fasulyesi unu, yağsız süt tozu yada maya benzer biçimde protein kaynakları ile beraber verilmelidir [17], [18]. Un kurdu rejimleri ortalama %20 protein (KM bazında) içerecek şekilde dengelenmelidir [8]. Un kurtları beslendiği yemler içindeki azca miktarlardaki suyu kullanabilmektedirler. Yeterince su alamayan un kurtlarının verimliliği düşük olmakta yılda yalnız bir döl verebilmektedirler. Daha üretken olabilmeleri için (yılda 6 nesil) un kurduna su içinde ne olduğu yüksek yemler (küflenmemiş) verilmelidir [18]. Un kurdu böceklerinin beslenmesinde çoğu zaman canlı yemler kullanılmakla beraber ticari olarak kurutulmuş larva yemler de mevcuttur. Un kurdu larvaları 50 °C’de 1-3 gün [32], [8], güneş altında 2 gün [6] ve 100 °C’de 200 dakika [28] kurutulmak suretiyle ticari yem haline dönüştürülmektedir. Taze un kurdunda su oranı %56.27 iken kurutulmuş un kurdunda bu oran %2.43’e kadar düşmektedir [33]. 3. Un Kurdu Böceğinin Kanatlı Hayvan Beslemede Kullanım İmkanları Kümes kanatlı hayvanlarının beslenmesinde bir yem deposu olarak UK’nın kullanımına ilişkin çeşitli araştırmalar yürütülmektedir. Böceklerin kanatlı hayvanlar için potansiyel bir yem olarak kullanılmaya başlaması 1970’li yıllara dayanmaktadır. Bu kapsamda ev sinekleri [34], mormon cırcır böcekleri [14], ipek kurdu larvası [35] ve un kurdu [36], [37] kullanılmıştır. Kanatlı rasyonlarında UK kullanımına ilişkin bilgiler sınırlıdır. Kurutulmuş UK larvaları, etlik piliçlerin [26], [5], [38] ve tavukların beslenmesinde kullanılmaktadır [39], [40]. UK, ihtiva ettiği protein kalitesi bakımından rasyonlarda SK yerine kolaylıkla ikame edilebilecek bir üründür sadece metiyonin içinde ne olduğu kanatlı hayvanlar için yetersizdir [8]. Yem tüketimi, ağırlık kazancı ve yemden yararlanma oranına (YYO) negatif bir etkiye niçin olmaksızın kurutulmuş UK’nın etlik piliç rasyonlarında %7.5 [38] ve %10 [8] oranlarında kullanılabildiği bildirilmiştir. Gelişme üstünde negatif tesiri olmaksızın temel kanatlı rejimlerine %25 kadar UK kullanılabileceği vurgulanmıştır [41]. Balık unu yerine UK kullanılan diyetlerin kalitesinde iyileşme meydana geldiği ve tavukların yumurta veriminin %2-4 içinde daha çok olduğu tespit edilmiştir [28]. %30 UK içeren diyetlerin etlik piliçlerin canlı ağırlık artışına tesiri önemsiz (P>0.05), yemden yararlanma oranına tesiri ise mühim (P<0.05) olmuştur. Denetim grubuna nazaran, UK içeren rejimlerle beslenen piliçlerin immun sistem tepkilerinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir [26]. Un kurdu kanatlı hayvanlar için kaliteli bir besindir. Yüksek oranda protein (% 45-60 KM) ve yağ (%30-45 KM) ihtiva ederler. Yeni larva ortalama %60 su ihtiva eder. Kül miktarı %5’ten (kuru madde bazında) daha düşüktür. Öteki böcekler benzer biçimde un kurdu böceği de kalsiyum bakımından yetersizdir. Bundan dolayı tek başına un kurdu ile beslenen hayvanlarda metabolik kemik hastalıkları meydana gelmektedir [32]. Bundan dolayı un kurdu ile beslenen hayvanların rejimlerine kalsiyum takviyesi yapılmalıdır. Tenebrio

molitor’un larvaları kuru madde bazında %47.4, pupası %53.1 ve ergini ise %60.2 HP içermektedir. Aynı şekilde larva %5 selüloz içerirken ergindeki selüloz oranı %16.3’e kadar çıkabilmektedir [8]. Öteki bir çalışmada, un kurdu larvasının kuru maddede %46.44 HP, %32.7 HY ve %4.58 HS, ergin un kurdunun %63.34 HP, %7.59 HY ve %25.96 HS ihtiva ettiği belirtilmiştir [25]. Un kurdunun enerji içinde ne olduğu 5543 kcal toplam enerji / kilo [8]) ile 6490 kcal toplam enerji /kilo [42] içinde değişmektedir. Un kurdu larvaları, KM bazında %2.8 kitin içermektedir. Kanatlı hayvan beslemede bunun dikkate alınması gerekir [43]. 4. Netice ve Tavsiyeler Organik hayvansal üretime dönüşün yaşandığı 21. yüzyılda, kanatlı hayvanların rasyonlarında geleneksel bitkisel ürünlerin yerine GDO’dan ari, organik ürünlerin kullanılması gerekmektedir. Yüksek gıda içeriğine haiz, GDO problemi olmayan ve tamamen organik bir ürün olan un kurdunun SK ve balık unu benzer biçimde yemlerin yerine ikame edilmesi mümkün görülmektedir. Sadece Avrupa Birliği, işlenmiş hayvansal protein ilavesi düzenlemesi ile böcek unlarının çiftlik hayvanlarının yemlerinde kullanımını engellediği için un kurdunun kanatlı hayvan yemlerinde kullanılması yasal açıdan şimdilik mümkün görülmemektedir. Kısa sürede bu engelin kalkacağı tahmin edilmektedir. Yasağın kalkmasıyla bilhassa un kurdu böceğinin kanatlı beslemede kullanım potansiyelinin yüksek olacağı düşünülmektedir. Bununla birlikle bir böcek olarak un kurdunun da alerjik ve toksik etkilere niçin olma ihtimali vardır. Bundan dolayı un kurdunun yetiştiriciliği, üretimindeki otomasyon, rasyonlarda kullanım düzeyi ve kanatlı hayvan beslemede kullanımına ilişkin detaylı bilimsel araştırmalara gerek kalmıştır.